KASABAYA BİR ÇİFT SÖZ : 8 KASIM STADI BİZİMDİR; KALE DİREKLERİ SİZİNDİR.

Pazar, Nisan 18

Derbiydi Dimi Bu ?

Bu maç derbiydi dimi ? Ve bizler bu maç için Lazio - Roma maçından olduk. Kusura bakmayın başka resim koymak gelmedi içimden. Marka değerine dair bir resim koymak istedim. Türkiye Futbol Federasyonunun ve MHK'nin acizliğini göstermek için başka hiç bir delile gerek görmüyorum. Alın bu resmi tepe tepe kullanın marka değerciler. Yarın da gazetelerde çarşaf çarşaf göreceksiniz zaten.

Maç ile ilgili yazmak istiyorum ama inanın yazacak kelime bulmakta zorlanıyorum. Derbiydi dimi bu harbiden ? Hangi pozisyondan bahsetsem... Ne bileyim neyi anlatsamki... İşte bu yüzden maç öncesi bir yazı derlemek için vakit harcamadım. Kadroları verebilirdim, bir takım istatistikler ve bir sürü gereksiz bilgi... Ne için ? Bunun için mi ?

Maçın başında şans eseri bir gol buluyor Fenerbahçe, sadece Alex'in kişisel becerisiyle. Ama durun bu da taktikti dimi ? Santradan topu taca şişir, ileride bas. Topu kap ve kaleye gönder. Çok istiyordum bu taktik denilen ama acizlikten başka birşey olmayan geri zekalıca bir oyundan bir yazı çıkartmayı. Zaman kolluyordum bunun için. Evet şimdi tam zamanı , takır takır işliyor bu taktik. Bundan sonra herkes ayağındaki topu rakibine versin ve eşek gibi koşsun topun peşinden. Kaavede de adamlar konuşsun dursun zekaya bak diye. Hatta Lig TV çalışanları bir programında tartışa dursun bu taktikmiş diye.

Heyecanla gittim kaaveye akşam üzeri. Erkenden de gittim yer kapabilmek için. Canım öyle sıkıldı ki maç başlayana kadar. İnatla bekledim; çünkü derbi izleyecektim televizyondan da olsa. Maç başladı. Daha 1. dakikada Alex golü attı ve 1-0 öne geçti Fenerbahçe. Sonrası kör dövüşü... Baştan savma ataklar birbirini kovaladı bir süre. 10. dakikada Guiza'ya gelen top bilinçli bir ataktı bir de penaltı pozisyonunda Beşiktaş'ın çıkışı. Düşünebiliyormusunuz 90 dakikada 2 bilemedin 3 tane bilinçli atak. Hakem desen ayrı bir facia.

Devre arasında sigara içmeye çıktığımda arkadaşım ve bir abimle lafladık. "Daum takımı geriye yaslar, Mustafa Denizli de hücuma heveslendirir. Fenerbahçe kontra atak kovalar. Top bir o kaleye bir bu kaleye gider biz de heyecanlı bir maç izleriz" diye düşündüm. Nitekim öyle olmadı, yanıldım. Daum takımı geriye çakti de Mustafa Denizli saldıramadı. Orta sahada sürünen adamlardan, sıradan bir maç izledim. Bir ara kendime zaman bile ayırdım. Çıktım dışarıya bir sigara içtim. Düşünün ne kadar sıkıcı bir maç olduğunu...

Bunların hepsini bir kenara bırakalım da biz futbolcularımıza karakter aşılayamamışız. En başta resmini koydum, Bilica. Bu ne kepazeliktir yahu. Bu ne rezilliktir ? Sen ki İtalya'da top koşturmuş, yaş gruplarında Brezilya Milli takımı forması giymiş bir adamsın... Yakışıyor mu sana ? Karakterli olmanı beklemiyorum ama rezil olma yahu rezil olma... İşte bu bizim derbimiz. Büyük maçımız yani. Tamam oynandı maç, Fenerbahçe kazandı. Şampiyonluk yolunda büyük bir avantaj yakaladı. Rakip Bursaspor'un Galatasaray ve Beşiktaşla maçı var daha. Mutlaka birinde takılacaktır. Bu saatten sonra oynanmasa da olur lig filan. Verin kupayı Fenebahçeye. Hatta Bilica alsın ve taraftarlarına koşsun. Sadece Fenerbahçeye yazdım ama Beşiktaşın da altta kalır bir yanı yok. Futbolu çirkinleştirmek için ellerinden gelenin fazlasını yaptılar.

Yayıncı kuruluş milyon eurolar verdi ihalede. Bu futbolu izlettirmek için verdiyse yemez yani söyleyeyim. İptal etsinler ihaleyi.
Laaan bunu yazdım da aklıma ne geldi. Yayıncı kuruluş o kadar para verdiğine göre decoder satmak istecektir. Decoder satmak için stadyumlardaki taraftarı tribünden uzaklaştırıp evine kapatmak gerekir. Yoksa bu Tribün açılımını Digitürk mü yapıyor ? Hayalperest miyim neyim, boşverin. Siz bakın keyfinize...

------------------------------------------

Fenerbahçe klasik dizilişiyle başladı maça. Beşitaş ise beraberlik için gelmişçesine bir 11 çıkardı. 3 ön libero ile ancak beraberlik kovalanır, galip gelmeyi düşünemezsin.

Oyuncu değişikliklerinde skoru değiştirmekten ziyade koruma çabası vardı sanki iki hocanında. Hadi Daum'u anlıyorum da Mustafa hocanın değişikliklerine anlam veremedim. Holosko gibi hızlı bir hücum oyuncusunu 85. dakikada oyuna alması maça iyi konsantre olamadığını düşündürdü. Gole ihtiyacı olduğu zamanda Holosko yerine Uğur'u alması maçı bitiren hamleydi.

1 yorum:

  1. acayip sinirliyim salakça bir derbiydi bjk kötü, hakem kötü, fener kötü, maç kötü hayat kötü be
    bu arada merak ettim bilica petrol mü aradı?

    YanıtlaSil